Herkese merhaba. Bugün sizlerle yanılmak hakkında konuşmak istiyorum.
Yanılgı nedir? Yanılmak iyi midir? Yanılgı hakkında yanılıyor olabilir miyiz? ------------------------------------------------- Öncelikle size sormak istediğim bir soru var. 100 senedir her gün %100 yükselen bir grafik düşünün. Hiç kırmızı mum yok. 100 senedir yatırım yapan hiç kimse kaybetmemiş. Bu malı satın alır mıydınız?
Bu sorunun ilginç olduğunu düşünüyorum. Çünkü yanılgı dediğimiz olguyu gözler önüne seriyor.
Sorduğum soruya ''evet'' cevabı verecek olursanız karşılaşma ihtimaliniz olan 2 farklı senaryo var.
A- Yüz yıldır süren yükseliş sürer ve günü %100 kar ile kapatırsınız.
B- Yüz yıldır şişen balon patlar. Tamda sizin satın almaya karar verdiğiniz gün 100 yıllık yükseliş son bulur.
Dikkat edecek olursanız aslında iki senaryoda oldukça mantıklı. Soruya ''hayır'' diyecek olsaydınız da değişen bir şey olmayacaktı. Yine oldukça makul 2 farklı senaryodan birisi başınıza gelecekti.
Yanılgı dediğimiz şey aslında beklentilerimizin yanlış yönde olması ise verdiğim örnekte de görebileceğiniz gibi aldığınız tavrın bir sonucu olarak beklentileriniz de şekilleniyor.
Her iki senaryonun da makul olduğu gerçeği bir yerde kenara konuyor ve gerçekleşmesini dilediğimiz senaryonun beklentilerine kapılıyoruz.
Yani eğer bu malı satın alsaydınız ve aynı gün 100 yıllık yükseliş son bulsaydı kendinize çok kızacaktınız ve çok üzülecektiniz çünkü nasıl olurda 100 yıldır yükselen bir malı en tepeden satın alabilirdiniz. Fakat o malı satın alırken yine aynı sebeple yani 100 yıldır yükseldiği için aldınız.
1-YORUMA AÇIK GÖSTERGE KULLANMANIN FAYDALARI
Kullandığım teknik yoruma açık bir teknik. Aslında ilk başlarda sadece görmek istediğimi görebileceğimden korkmuştum. Bir deneme yapmaya karar verdim. Önce tüm dikkatimi verip detaylı bir şekilde göstergemi inceledim ve her şeyi not ettim. Edindiğim bilgi doğrultusunda yatırım yaptım ve tekniğimi bilen bir kaç arkadaşımdan benim için yatırım yaptığım pariteyi yorumlamalarını istedim. Her biri farklı bir çıkarım yaptılar ve çıkarımların bir kısmı aldığın pozisyonun tersine çıkarımlardı. Biraz beklediğimde aslında her birimizin çıkarımının işlediğini fark ettim. Bir saatin içerisinde bulunan çarklar gibi hepsi oradaydılar ve etkileşim halinde değişim geçiriyolardı.
Gördüğüm şeyi uzun uzun burada matematiksel olarak açıklamak istemiyorum çünkü kavrayabilmek için öncelikle tekniğimin çalışma şeklini bilmelisiniz. Burada önemli olan kullandığım teknik te değil. Yalnızca yoruma açık bir gösterge kullanmanın faydalı olabileceğini söylemek istedim. Tavsiyem kullandığınız tekniğin yanıldığı zamanlarda neden yanılmış olduğunun matematiksel çıkarımını yapabiliyor olduğunuzdan emin olun. Benim tekniğim yanılgıyı bir doğal süreç olarak ele alıyor. Zaman, grafik üzerinde pek çok şeyi değiştiriyor. Sanırım olay bu değişimi vaktinde fark etmek ve olabilecek ihtimalleri tespit ederek hangisinin daha mümkün olduğunu, ön koşulları takip ederek tahmin etmeye çalışmaktan geçiyor. Eskiden net bir sat- al sinyali veren göstergeler kullanırdım ve yanıldıklarında neler olduğu hakkında hiç bir fikrim olmazdı. Fakat yanılmışım, her şey belirsiz.
2- OLASILIK VE BAŞARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
Günün sonunda geleceği bilemeyeceğimizi biliyorsak nasıl geleceği tahmin ederek para kazanabiliriz? Milyon dolarlık soru. Kimse bilmiyor, herkes çabalıyor. Sanıyorum önemsiz olduğumuz gerçeğini unutup çabalama telaşı içinde birkaç olasılık tutturmak ile gelen başarı hissi aradığımız şey olabilir.
Eğer yazı tura atacak olursanız üst üste 10 kez yazı gelebilir. Fakat eğer yeterince kez yazı tura atacak olursanız yazı ve tura sayısının eşit olduğunu görürsünüz. Hangimiz milyonlarca kez yazı tura atacak vakte ve sabıra sahibiz? Olasılıkların büyülü dünyasını seviyoruz. Denemek mümkün olsaydı bile, belki denenmemiş olanı denemek isterdik.
Bir tekniğin başarılı olduğunu söylemek için yüzde kaçlık bir başarı oranı yeterlidir? En az kaç kez test edilmiş olmalıdır? Sanıyorum hayatınız boyunca yapacağınız olasılık denemelerinin yarısından fazlasının size başarı hissi vermesi yeterli olur. Siz öldükten sonraki denemeler sizin için önemli olmaktan çıkar. Evrenin yaşının 14 milyar yıl olduğunu ve evrenin daha yeni doğduğunu düşünürsek, yaşayabileceğimiz maksimum 100 yılın içine kaç adet deneme sığdırabiliriz?
3- KAOS ( DOĞRU - YANLIŞ / İYİ - KÖTÜ )
Bir düşünün. İnsanlık olarak üzerinde geçicide olsa tam mütabık kalabildiğimiz her hangi bir konu yok. Din mi? Uğruna savaştık. Kanun mu? Hala yazıyoruz, siliyoruz ve her ülkede farklı. Felsefecilerin önemli bir kısmının üzerinde uzlaşabildiği tek konu neyin iyi, neyin kötü, neyin doğru ve neyin yanlış olduğunu asla bilemeyeceğimiz.
Anlatımımı çeşitlendirmek açısından;
Matematiktede durum farklı değil. Örneğin 2,4,6,8,10.. örüntüsünün devamında 12 geleceğinin bir garantisi yok. Yalnızca 2,4,6,8,10 örüntüsünün farkına vardınız. Elinizdeki tek bilgi bu.
Fiziktede durum pek farklı değil. Kuantum fiziğiyle birlikte bir gözlemci bulunduğu sırada parçacıkların hareketlerinde farklılıklar keşfettik. (Bkz: çift yarık deneyi)
Yine Schrödinger’in kedisi deneyinde; bir kedi, küçük bir şişe zehir ve radyoaktif bir kaynakla kapalı bir kutuya bırakılır. Radyoaktif kaynağın bir saat içinde ışıma ihtimali ışımama ihtimaline eşittir. Eğer içerideki sensör radyoaktiflik algılarsa küçük şişeyi kıran mekanizma çalışır, zehir kediyi öldürür. Kopenhag yorumuna göre bir saatin sonunda kedinin canlılık ve ölülük halleri eşdeğerdir. Ancak kutu açılıp gözlemlendiğinde bu durumlardan biri gerçek olur.
Dünya gezeninden 5 milyon ışık yılı uzaktaki bir noktayı izleyecek olursanız gördüğünüz şey izlediğiniz konumun 5 milyon yıl önceki halidir. Başka bir değişle bir başka medeniyet 4,7 milyon ışık yılı uzaklıktan küçük mavi gezegenimizin konumuna şuanda bakıyorsa bile orada hiç bir şey göremedi. ( Dünya 4,54 milyar yıl yaşında )
Tüm bu kaos içinde delirmemek elde değilken ''Yanılma'' olgusunu görmezden gelmek sizce ne kadar mantıklı?
Açıkçası benim başarılı olmak konusunda iddia sahibi olmam bana biraz komik geliyor.
4- YANILGIYI SEVİN. ONUNLA YAŞAMAYA ALIŞIN.
Size vermek istediğim mesaj başarının asla mümkün olmadığı değil. Bende diğer tüm insanlar gibi bir şeyler için çabalıyorum. Bazen insanlık nasıl bir kaosun içinde olduğunu unutuyor. Size bu soruları çarpıcı şekilde hatırlatmak istedim.
Başarısız olmak sandığınız kadar kötü değil. Ne kadar saçma da olsa bir şıkkı elemiş olursunuz. ''NEREDEYİZ ? NELER OLUYOR ?'' Gibi büyük soruları hatırlamak başarısız olduğumuzda bunun ne kadar normal olduğunu bize hatırlatır.
O her zaman sizinle olacak. Yanılmak hayatın gerçeği. Tıpkı ölüm gibi, herkes hayatında defalarca kez yanılacak. Yapacağınız tüm planlara, Hazırlayacağınız tüm çantalara ve uygulayacağınız tüm stratejilere, felsefelere onuda dahil edin. Eğer o yok gibi davranırsanız o size aslında hep yanınızda olduğunu hatırlatacaktır.
The information and publications are not meant to be, and do not constitute, financial, investment, trading, or other types of advice or recommendations supplied or endorsed by TradingView. Read more in the Terms of Use.