Ocak 2019'un Ekonomi ve Siyasi Gündemi

Ocak 2019’un ana gündemi önemli merkez bankaları toplantıları, majör ülkelerin 4.çeyreğe ilişkin büyüme performanslarına dair imalat PMI rakamları ve ekonomi gündemi dışında piyasalara yön veren siyasi söylemler olacak. Geçen yıldan miras kalan konular yeni ay ve yılda da tartışılmaya devam edecek. Öncelikli konu Fed ’in 2019 yılında kaç faiz artıracağı, gelişmekte olan ülkelerin reel getirilerinin ve cazibelerinin korunup korunmayacağı ve ABD-Çin ilişkilerinin seyri ocak ayında da takip edilecek. Diğer yanda Trump 2018 ‘in son günlerinde Fed’e yönelik eleştirilerinin dozunu artırmış ve faiz artırmaması gerektiğini ısrarla söylemişti. Powell’ın Fed koltuğundaki geleceği ve Fed’in 2019 yılında nasıl bir faiz politikası izleyeceği yine gündemin ana maddeleri olacak. Siyasi ve jeopolitik temada ise ABD askerlerinin çekilme kararı aldığı Suriye meselesi iç dengeleri yakinen ilgilendiriyor.

Ocak 2019 Ekonomi Takvimi

https://resmim.net/preview/PJRksa.png

Türkiye

İç piyasa 31 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçimlere odaklanırken bir yandan da 1 Ocak itibariyle sona eren teşviklerin aynı ya da farklı sektörlerde devam edip etmeyeceğini irdeleyecek. Ocak ayında Hazine’nin piyasaya 4,7 milyar TL kadar iç borç geri ödemesi olacak. Bir önceki borçlanma programı duyurusunda söz konusu itfaya karşın piyasadan 4,9 milyar TL borçlanma planlandığı belirtilmişti. Yılın ilk işlem gününde 2018’in son ayına ait imalat PMI rakamlarını alacağız. 3.Çeyrekte %1,6 büyüyen Türkiye ekonomisinin 4.çeyrekte daralma yaşayacağı beklentileri oluşmaya başlamışken, hali hazırda iktisadi faaliyetlerde daralmaya işaret eden PMI rakamları önemli olacak. Kasım ayında %1,44 gerileyen TÜFE’nin aralık ayında da bu düşüşünü sürdürmesi bekleniyor. Enflasyonla Topyekûn Mücadele kampanyası kapsamında ayrıca dünya genelinde enerji ve emtia fiyatlarındaki geri çekilme benzin ve dizel ürünlerinde fiyat indirimlerini beraberinde getirdi. İktisadi faaliyetlerde yaşanan daralmanın da etkisi talep enflasyonu üzerinde de hissedilmeye devam edecek. Bu nedenle aralık ayında düşüşe devam eden bir ÜFE-TÜFE birleşimi görebiliriz. 15 Ocak Salı günü Türkiye ekim ayı işsizlik oranı takip edilecek. 16 Ocak Çarşamba günü kasım ayına ilişkin açıklanacak sanayi üretim verisi de 4.çeyreğin ikinci sanayi üretim verisi olacak. 4.çeyreğe ilişkin büyüme beklentileri daha da belirginleşmeye başlayacak. Ayın en önemli verisi 16 Ocak Çarşamba günü gerçekleşecek olan yılın ilk PPK toplantısı olacak. Kasım ayında enflasyonda yaşanan gelişmelerin ardından TCMB’nin faiz indirim spekülasyonları çıkmış, TCMB ise sıkı duruşun korunacağını aralık ayı faiz karar metni ile teyit etmişti. 3 Ocak günü açıklanacak TÜFE-ÜFE rakamları sonrası şayet enflasyondaki düşüş devam ederse TCMB’nin ilk toplantısının karar metninde yer alacak metin ve tonu oldukça önemli olacak.

Avrupa Bölgesi

Bölgenin ana gündemi Birleşik Krallık ile AB arasında çözümsüzlüğü süren Brexit konusunda anlaşma sağlanıp sağlanmayacağı. Diğer yanda Avrupa Merkez Bankası (ECB) da süper teşviklerden çıkıp, normalleşme adımlarına geçmek istiyor. Yeni yıla yıla imalat PMI rakamlarıyla başlayacağımız Avrupa’da Almanya ve Euro Bölgesinin aralık ayına ilişkin PMI rakamları takip edilecek. Başta ticaret savaşları olmak üzere Brexit anlaşmazlığının boyutunun ekonomide ne denli yer tutacağı merak konusu. 4 Ocak Cuma günü Euro Bölgesinin öncü TÜFE ve ÜFE rakamları açıklanacak. TÜFE’nin yıllık bazda %1,9’dan %1,8’e gerilemesi beklenirken, ÜFE’nin de yılı %4,9’dan %4,1’e gerileyerek tamamlaması bekleniyor. 7 Ocak Pazartesi günü açıklanacak Almanya ve Euro Bölgesi perakende satışlar verisi ile ertesi gün gelecek Almanya sanayi üretimi ile Euro Bölgesi tüketici güveni verilerinin piyasada etkili fiyatlamalara sebep olması beklenmiyor. 16 Ocak Birleşik Krallık TÜFE rakamları da takip edilecek. Brexit’in yarattığı belirsizlik süregelirken, BoE bu belirsizlikler altında yeterli ölçüde faiz artışına gidemiyor. Fed faizini %2,5’a yükseltmişken ve ECB parasal gevşemeden çıkmışken BoE faizleri halen %0,75 seviyesinde tutuyor. 17 Ocak Perşembe günü ise Euro Bölgesi TÜFE ve ÜFE nihai rakamlarının gelmesi bekleniyor.

ABD

Dünyanın ana gündemi 2019’da da Trump ve dış ilişkilerde yürüttüğü politik dili, hamleleri ve Fed’in üzerindeki siyasi gelişmelerin faiz kararına etki edip etmeyeceği olacak. Aynı zamanda bir süredir ABD’deki verim eğrisinin yataylaşmaya başlamasıyla resesyon dedikodusu ve ihtimalleri de yine ABD’ye ilişkin takip edilen önemli unsurlar olacak. Ocak ayında Beyaz Saray Hükümet görevlileri Pekin’e ziyarette bulunacak. Son olarak G-20 zirvesinde konuşan iki lider 90 günlük ateşkes ilan etmiş, sonrasında Kanada da Huawei CFO’su tutuklanıp kefaletle serbest bırakılmıştı. Ardından Trump’ın Huawei ve ZTE şirketlerinden satın alımları engellemek için yeni bir çalışma içinde olduğu açıklandı. Beyaz Saray ile Pekin yönetimi arasında soğuk savaş devam ediyor. Bu nedenle ocak ayının ana gündemi bu toplantı olacak. Yılın ilk işlem gününe ABD lokal takviminde imalat PMI ile başlıyoruz. 3 Ocak Perşembe günü ADP özel sektör tarım dışı istihdam verisi, inşaat harcamaları ve ISM imalat OMI verisi aynı gün takip edilecek. 4 Ocak Cuma günü de ortalama saatlik kazançlar ve istihdam verileri ilk haftanın en önemli verileri olacak. Aynı gün hem Powell hem de FOMC üyesi Bostic’in konuşmaları olacak. Powell ile Trump’ın görüşme tarihi raporun yazıldığı tarih olan 28 Aralık itibari ile kesin değil. Bu nedenle Powell cephesinden Fed’in şeffaflığı ve kredibilitesine dair mesajlar da önemli olacak. 2019 yılında ABD’nin resesyona gireceği, eskisi kadar enflasyon üretemeyeceği beklentileri konuşulurken, önce 4 Ocak’taki ortalama saatlik kazançlar ile 11 Ocak Cuma açıklanacak ABD ÜFE-TÜFE rakamları dolara yön verecek. 16 Ocak günü açıklanacak perakende satışlarda beklentilerden sapma yaşanması halinde endeks ve dolar paritelerinde etkili fiyatlamalara yol açabiliyor. Bu nedenle takip etmekte fayda var. 30 Ocak Salı günü başlayacak ve 31 Ocak tarihinde son bulacak FOMC toplantısından piyasalar faiz artırım kararı beklemiyor. Son olarak aralık toplantısında 25bp faiz artırımına giden Fed 2019 yılı para politikasına ilişkin verdiği mesajların yeterince güvercin olmadığı görülmüş ancak üyelerin noktasal grafiğinde faiz artırım beklentileri 3’ten 2’ye gerilemişti. Trump 2018 ‘in son günlerinde Fed’e yönelik eleştirilerinin dozunu artırmış ve faiz artırmaması gerektiğini ısrarla söylemişti. Bir ara Powell’ın koltuğundan olacağı spekülasyonları Wall Street’te dolaşsa da Beyaz Saray Ekonomi Sözcüsü, Powell’In görevinin devamı konusunda iyi sinyaller vermişti. 2019 yılının tüm FOMC toplantılarının ardından basın toplantısı gerçekleştirecek. Bu nedenle Powell’ın sözlü yönlendirmeleri ve şubat ayındaki komite üyelerinin bir kısmının değişecek olması da gündemin önemli maddeleri arasında yer alıyor.


Herkese mutlu, sağlıklı, huzurlu ve bol kazançlı bir yıl dilerim. Umarım 2019'da herşey gönlünüzde olur.

Sevgiler,

Best
2019ajandaBeyond Technical Analysisekonomiktakvim

Also on:

Disclaimer